Abdominal Aort Anevrizması Nedir? Karın Anevrizması Belirtileri, Tedavisi ve Ameliyatı Antalya

Prof. Dr. Hüseyin OKUTAN

Abdominal aort, karın içindeki organlara hayati kanı taşıyan en büyük damardır. Bu damarın zayıflayıp genişlemesiyle oluşan Abdominal Aort Anevrizması, belirti vermeden ilerleyebilen ve yırtıldığında ölümcül olabilen ciddi bir rahatsızlıktır. Özellikle karında nabız hissi gibi şikayetler dikkate alınmalıdır.

Abdominal Aort Anevrizması Nedir?

Abdominal Aort nedir ve nerede bulunur?

Abdominal aort, vücudumuzdaki en büyük damar olan aortun karın içinden geçen bölümüdür. Kalpten çıkan aort, göğüs boşluğundan geçtikten sonra diyafram seviyesinde abdominal bölgeye ulaşır ve burada abdominal aort adını alır. Yaklaşık olarak bel hizasında, yani 4. bel omuru seviyesinde ikiye ayrılarak sağ ve sol bacaklara kan taşıyan iliak arterlere dönüşür.

Abdominal aort; karın içindeki organlara, bağırsaklara, böbreklere ve bacaklara temiz kan götürür. Yani bu damar sayesinde vücudun alt kısmı yaşam için gerekli oksijeni ve besinleri alır. İşte bu nedenle, abdominal aortta oluşabilecek herhangi bir problem, ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.

Abdominal Aort Anevrizması nedir?

Abdominal Aort Anevrizması (AAA, karın anevrizması), karın bölgesindeki aort damarının duvarında oluşan baloncuk tarzı genişlemedir. Normalde çapı yaklaşık 2 cm olan abdominal aortun, 3 cm ve üzeri genişlemesi anevrizma olarak kabul edilir. Amerika Birleşik Devletleri’nde en yaygın ölüm nedenleri arasında 13. sıradadır.

Bu genişleme, damar duvarının zayıflamasıyla oluşur ve zamanla daha da büyüyebilir. Belirti vermeden ilerlediği için "sessiz tehlike" olarak da adlandırılır. En büyük risk ise bu genişleme bölgesinin bir gün yırtılmasıdır. Anevrizma yırtılırsa iç kanama gelişir ve bu durum ölümle sonuçlanabilecek vakalara dönüşebilir.

Hastalarımız bazen bu durumu "karında nabız atması", "karında kalp atışı hissi" gibi tanımlamalarla tarif ederler. Bu tür tanımlar dikkate alınmalı ve mutlaka değerlendirilmelidir.

Abdominal Aort Anevrizması neden oluşur? Kimler risk altında?

Anevrizmanın oluşmasının temel nedeni, damar duvarının zayıflamasıdır. Ancak bu zayıflamayı tetikleyen bazı faktörler vardır:

  • İleri yaş: 65 yaş üzerindeki bireylerde damar elastikiyeti azaldığı için görülebilir. Türkiye’de 60-80 yaş grubunda AAA görülme sıklığının %1.5 olduğu belirtilmiştir
  • Cinsiyet: Hastalık özellikle erkek cinsiyette, sigara kullananlarda görülmektedir. Erkeklerde kadınlara göre 5 kat daha sık görülmektedir.
  • Sigara kullanımı: Anevrizma gelişiminde en belirgin risk faktörüdür. Sigara içen bireylerde görülme sıklığı 5 kat daha fazladır.
  • Hipertansiyon: Yüksek kan basıncı, damar duvarına sürekli baskı uygulayarak zayıflamaya neden olabilir.
  • Genetik yatkınlık: Ailesinde karın anevrizması olan bireylerde risk artar. En yüksek risk 60 yaş üzerindeki erkek kardeşlere ait olup sıklık %18’dir
  • Ateroskleroz (damar sertliği): Damar duvarında plak oluşumu, damarların zayıflamasına neden olur.
  • Koroner arter hastalığı: Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH)

Hastalarımızda en çok ileri yaş ve sigara öyküsü ile karşılaşıyoruz. Özellikle 65 yaş üstü erkek hastalar tarama açısından öncelikli olmalıdır.

Abdominal Aort Anevrizması belirtileri nelerdir?

Abdominal aort anevrizmaları çoğu zaman belirti göstermez. Ancak büyümeye başladığında bazı işaretler ortaya çıkabilir. Özellikle hastalarımızdan gelen şu şikayetler oldukça tipiktir:

  • "Karında nabız atması" hissi: Göbek civarında atım şeklinde hissedilen bir dolgunluk durumu.
  • "Karında kalp atışı hissi" veya "karnın pıt pıt atması": Özellikle zayıf bireylerde bu his daha belirgin olabilir.
  • Karın veya bel bölgesinde donuk ağrı: Sürekli ve geçmeyen ağrılar.
  • Sırt ağrısı: Abdominal Aort Anevrizması omurga arkasına doğru büyüdüyse bu ağrı ortaya çıkabilir.

Eğer anevrizma yırtılırsa bu belirtilere aniden şiddetli karın/sırt ağrısı, tansiyon düşüklüğü, baş dönmesi ve bilinç kaybı eşlik edebilir. Bu acil bir durumdur ve hemen hastaneye başvurulmalıdır.

Abdominal Aort Anevrizması tanısı nasıl konur?

Tanı koymak genellikle kolay ve hızlıdır. Çoğu zaman görüntüleme yöntemleriyle anevrizma tespit edilir.

Kullanılan görüntüleme yöntemleri:

  • Abdominal Ultrasonografi: Tarama ve ilk tanı olarak en çok kullanılan yöntemdir. Ağrısız, radyasyonsuz ve kolay bir testtir. Anevrizmanın çapı net şekilde ölçülebilir.
  • Bilgisayarlı Tomografi (BT): Anevrizmanın boyutu, uzunluğu ve yırtılma riski hakkında detaylı bilgi verir. Cerrahi planlamada bilgisayarlı tomografi çok kullanılır. Cerrahinin planlanmasında BT Anjiografi altın standarttır, yani en iyi tanı yöntemidir.
  • Anjiyografi: Damar içi detayların görülmesini sağlar. Cerrahi uygulama ya da stent (EVAR) takılmadan önce kullanılabilir.
  • Manyetik Rezonans (MR) Anjiyografi: Özellikle böbrek yetmezliği olan hastalarda radyasyonsuz bir uygulama olarak tercih edilir.

Erken tanı için genellikle ultrason yeterlidir. Ancak ameliyat planlanıyorsa BT ya da MR anjiyografi sıklıkla başvurulan yöntemlerdir.

Kimler Abdominal Aort Anevrizması taraması yaptırmalı?

Tarama, anevrizmanın sessiz seyretmesi nedeniyle hayat kurtarıcıdır. Aşağıdaki bireylerin tarama yaptırmasını tavsiye ediyoruz.

  • 65 yaş üstü erkekler: Özellikle geçmişte sigara içmiş olanlar.
  • Ailesinde karın anevrizması öyküsü olanlar: Genetik yatkınlık varsa risk artar.
  • Hipertansiyonu olan bireyler: Tansiyon kontrolü zayıf olanlar.
  • Damar hastalığı geçmişi olan bireyler: Kalp damar hastalığı geçirenlerde daha sık görülür.

Amerikan Kalp Derneği, 65-75 yaş arası sigara içmiş erkeklerin bir defaya mahsus karın ultrasonu ile taranmasını tavsiye etmektedir.

Abdominal Aort Anevrizmasında erken teşhisin önemi

Erken teşhis, hayat kurtarır. Anevrizma küçükken tespit edilirse düzenli takip ile büyüme izlenebilir ve kritik sınıra ulaştığında planlı bir şekilde müdahale edilebilir. Bu da yırtılma riskini neredeyse sıfıra indirir.

Yırtılmadan yapılan ameliyatlarda başarı oranı %95’ler seviyesindedir.

Yırtılmış anevrizmalarda ise hayatta kalma oranı %20’nin altındadır.

Hastalarımıza bu nedenle 1 kez bile olsa ultrasonla tarama yaptırmalarını öneriyoruz. Çünkü karın anevrizması genellikle geç fark edilir, ama zamanında fark edilirse kolayca tedavi edilebilir.

Abdominal Aort Anevrizması tedavisi nasıl yapılır?

Abdominal Aort Anevrizması tedavisi; anevrizmanın boyutuna, büyüme hızına ve hastanın genel sağlık durumuna göre değişiklik gösterir. Her hasta için aynı yaklaşım uygulanmaz. Bazı hastalarda sadece izlemek yeterli olurken bazıları için acil cerrahi müdahale gerekir.

Düzenli takip

Anevrizmanın çapı 3-5 cm arasında ise genellikle cerrahi müdahale yerine takip önerilir. Bu süreçte hastaya 6-12 ay aralıklarla ultrason veya tomografi ile kontrol yapılır. Anevrizmanın çapı sabit kalıyorsa müdahale gerekmez. Ancak çap artışı gözlenirse cerrahi değerlendirme yapılır.

Hastalarımıza bu aşamada tansiyon kontrolü, sigara bırakma ve kolesterol düzenlemesi gibi yaşam tarzı önerileri sunuyoruz. Çünkü bu faktörler anevrizmanın büyüme hızını doğrudan etkilemektedir.

Abdominal Aort Anevrizması ameliyatı Antalya

Anevrizma çapı 5,5 cm’yi geçtiğinde hızla büyüyorsa ya da belirtiler (ağrı, nabız hissi gibi) başladıysa cerrahi müdahale için zaman gelmiş demektir. Ameliyatın iki farklı yöntemi vardır ve hangi yöntemin seçileceği, hastanın damar yapısına ve sağlık durumuna göre belirlenir.

Açık cerrahi yöntem

Bu klasik yöntemde karın açılır, anevrizmalı damar kesilir ve yerine sentetik bir damar grefti yerleştirilir. Kalıcı ve güçlü bir yöntemdir. Ancak iyileşme süresi uzundur ve hastaya genel anestezi uygulamak gerekir. Daha genç ve sağlıklı bireylerde bu yöntemi sık tercih ediyoruz.

Endovasküler Aort Tamiri (EVAR)

EVAR, kasık damarından girilerek anevrizmanın bulunduğu bölgeye bir stent greft yerleştirilmesidir. Daha az invaziv bir yöntemdir. Yani cerrahi işlem oldukça azdır. Hastanede kalış süresi kısadır, iyileşme hızlıdır. Ancak her anevrizma, EVAR için uygun olmayabilir. Bu yöntemin uygulanabilirliği için detaylı damar haritası çıkartılmalıdır. Özellikle ameliyat sırasında gözlenen sistemik belirtiler bu uygulama sırasında çok azdır.

Antalya'da Abdominal Aort Anevrizması tedavisi ve ameliyatı ile ilgili Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Hüseyin Okutan ile görüşebilirsiniz. Tedavi ve ameliyat hakkında daha detaylı bilgi ve randevu için lütfen bizi arayın.

Sık Sorulan Sorular

Karında kalp gibi atma hissi neden olur?

Bu his genellikle abdominal aort damarının nabzının karın duvarına iletilmesinden kaynaklanır. Özellikle zayıf bireylerde ya da büyük bir anevrizma varsa bu nabız daha net hissedilir. Eğer bu his yeni başladıysa mutlaka doktora başvurulmalıdır.

Abdominal aort anevrizması ölümcül müdür?

Evet, zamanında tespit edilip tedavi edilmezse ölümcül olabilir. Ancak erken tanı konan ve izlenen hastalarda ölüm riski ciddi şekilde düşer. Planlı yapılan ameliyatlarda başarı oranı oldukça yüksektir.

Anevrizma patlarsa ne olur?

Anevrizma yırtıldığında (rüptür) karın boşluğuna büyük miktarda kan sızar. Bu durum şiddetli karın ve sırt ağrısına, bayılmaya, tansiyon düşüklüğüne ve çok hızlı şekilde şoka girmeye neden olur. Acil müdahale edilmezse dakikalar içinde ölümle sonuçlanabilir.

Karındaki pıt pıt atışlar her zaman anevrizma belirtisi midir?

Hayır, her zaman anevrizma anlamına gelmez. Özellikle zayıf bireylerde normal abdominal aort nabzı hissedilebilir. Ancak bu his güçlenmişse ya da yeni fark edildiyse karın aort anevrizması ihtimali dışlanmalıdır. Ultrasonla basit bir kontrolle bu netleşebilir.

Karında kalp atışı hissediyorum, bu Abdominal Aort Anevrizması belirtisi mi?

Bu his, anevrizma belirtisi olabilir. Özellikle belirgin ve sürekli bir "atım" hissi varsa bunun altında yatan nedenin aydınlatılması gerekir. Basit bir ultrason bile tanı koymak için yeterlidir.

Karın pıt pıt atması neden olur?

Karın bölgesinde pıt pıt atma hissi, genellikle abdominal aortun nabzının hissedilmesidir. Bu durum bazen tamamen normaldir, ancak karın anevrizması gibi ciddi bir durumun da belirtisi olabilir. Bu nedenle özellikle 60 yaş üstü bireylerde bu tür belirtiler ciddiye alınmalıdır.

Aort Anevrizması genetik midir?

Evet, genetik geçiş mümkündür. Ailesinde abdominal aort anevrizması olan bireylerde görülme riski belirgin şekilde artar. Bu nedenle genetik yatkınlığı olan bireylerde 60 yaş öncesinde bile tarama yaptırılmasını tavsiye ediyoruz.

Aort anevrizması konusunda daha fazla bilgi almak ve muayene olmak için Prof. Dr. Hüseyin Okutan ile iletişime geçebilirsiniz.